Mahkeme üniversiteye soruyor, diploma iptaline gerekçe olan elindeki belgeleri mahkememize gönder. Üniversite cevap veriyor; bize bir ay izin verin, bir ay sonra hazırlayıp gönderelim. Bir ay içinde diploma iptaline neden olabilecek belge bulamıyor ki, gönderemiyor. Mahkeme bir ay bekliyor belge melge gelmiyor. Üniversiteye ikinci kez yazı yazılıyor. Belge isteniyor. Üniversite çalışıp çabalıyor. Konu ikinci bir aya aktarılıyor. Mahkemeye yazı yazılıyor. Bize, bir ay daha izin…   Eskiden gençlik gözümüzle üniversite ne büyük ve güven veren kurumdu. Belge dediğin ne ki, varsa arşivlerde, kayıtlarda çıkarıp gönderirsin. O kadar çalışanın var. Bilgisayar önünde, bulabildiğin kadarını birinci ay içinde gönder ikinci aya da kalanlarına müsaade iste. Geriye ne kaldı? Kuşkular… Diploma iptali derin konu. Bir vatandaş olarak, aklıma Feto terör örgütünün kurumlara hakimiyet kurduğu dönemler geldi. Ne dolaplar dönmüştür kim bilir? Düşünmeden edemiyorum. Hiç ilgisi yok gibi görünen İran rejimini düşündüm. Ortalık darmadağın. Dinci Humeyni rejimi İran’ı ne hale getirmiş. Ekonomik ve sosyal veriler bu sistemin bir ülkeyi nasıl felakete sürüklediğini gösteriyor. Son savaş, her şeyi gözler önüne seriyor. Bir ülke düşünün 24 saat içinde dini liderin dışında tüm askeri yöneticilerini kaybediyor. Bilim adamlarını koruyamıyor dokuzu birden aynı anda öldürülüyor. Geriye hamaset ve propaganda. Öte dünya Hüseyin SEYFİ